Geçen hafta Süper Lig sezonunu Galatasaray’ın Şampiyon olarak tamamlamasının ardından Rize’de bir grup Galatasaray taraftarının şampiyonluk kutlaması yapmasına Rizesporlu taraftarlar izin vermemiş, Tuzcuoğlu Memişağa Parkında kısa süreli yaşanan gerginlikten dolayı Polis bazı Rizesporlu taraftarları biber gazı sıkarak dağıtmak istemişti.
Öncelikle yapılan bu olayı tasvip etmediğimi belirtmek isterim. Rize’de sadece Rizeliler yaşamıyor, haliyle başka illerden gelip burada yaşayanlar ve haliyle farklı takımları tutan taraftarlar da var. Farklı takımları tutan taraftarların sevinçlerine engel olmaya çalışarak Rizesporlu olamayız, Rizeli hiç olamayız. Trabzon’da da aynı şeyler yapılıyor ve biz lütfen onlar gibi olmayalım. Saygı gösterdiğimiz sürece saygı duyulan oluruz.
Biraz geç oldu ama neden bu yazıyı yazma gereği duyduğuma gelelim…
Galatasaray’ın şampiyon olduğu o gün sokakta baktım geçmişte Rizespor altyapısında forma giymiş birkaç Rizeli genç de sarı-kırmızılı forma giymişti. Hatta bundan birkaç yıl önce, gündüz Rizespor U21 takımında Galatasaray U21 takımı karşısında forma giyip yenilmiş Rizeli genç futbolcumuzun, akşam A Takımın yine Galatasaray ile Didi Stadında oynayacağı maça üstünde Sarı-Kırmızı forma ile gidişine şahit olmuştum. Son bir iki yıldır da yine Rizespor altyapısında şu an hala forma giyip başka takım sevgisini sosyal medya hesapları üzerinden paylaşan, formasını giyip fotoğraflar atan altyapıda sporcularımız var. Bir kaçını uyardım, “Yakışmaz bu yaptığınız” dedim ama baktım değişen bir şey yok, artık vazgeçtim uyarmaktan da…
Çaykur Rizespor bugüne kadar 1. Lig dışında süper ligde şampiyonluk yaşamış bir takım değil. Çıktığı Süper Ligde de uzun süre kalıcı bir türlü olamamış. Bu yüzden bugün hala Rize’de Rizesporluluk bilinci tam olarak oturmamışsa, bunda kabahatli olan kimse yok. Süper Ligin daimi takımı olsaydık, her sene düşmemeye değil de, ilk sıraları zorlasaydık, bizim de geçmişten bugüne bu şehirde kemikleşmiş bir Rizespor bilinci otururdu. Ama böyle olmayınca, dedelerimiz, babalarımız dahil büyüklerimizden de Rizespor yerine 4 büyüklerin ismini duyunca, bugün bu şehirde Rizespor da olsa farklı takımları tutan taraftar sayısının fazla olması çok normal.
Dediğim gibi bizler daha kendi altyapımızda yetiştirdiğimiz futbolcuyu bile Rizesporlu yapamazken, tüm şehri Rizesporlu yapamayız. Hele de bunu Fenerlisinden Galatasaraylısına ya da Beşiktaşlısından Trabzonsporlusuna, başka taraftarların sevinçlerine engel olarak, onlara bu şehirde forma giydirmeyerek hiç yapamayız. Hele de nasıl ki bizler için kulübümüzün arması ve bayrağı değerliyse, aynı değere sahip bir başka kulübün armasını, bayrağını yakarak hiç yapamayız. Başkaları ne yaparsa yapsın ama umarım biz Rizesporlular, onların yaptığı hataya yapmaz ve kendi değerlerimizi nasıl sahipleniyorsak, en azından başkalarının değerlerine saygı duyan adımıza yakışır “Temiz” taraftarlar oluruz.
Rize’de artık bir “Rizesporluluk” hareketinin başlaması gerekiyor ama bunun kulüple iş birliği içinde ve yeni nesli kapsayacak şekilde yapılması lazım. Yani en azından gelecekte bu şehrin yetişenleri daha çok Rizesporlu olsun. Bunu yapmanın yolu da şimdiden miniklere ulaşmaktır. İlköğretim okullarından itibaren Rizespor bilincini çocuklarımıza aşılarsak 10-15 yıl sonra çok daha farklı bir noktada oluruz. Bu anlamda yapılacak çok şey var ama yazı uzamasın…
Geçmişten bu güne çok şey kaçırdık ama geleceği şimdiden inşa edebiliriz.