Ligde 5. Haftayı da geride bıraktık ve 3 puanla 16’ncı sırada yer alıyoruz. Erzurum maçı dışında 3 maçta da önde olduğumuz maçlarda puan kayıpları yaşamıştık, bu kez Bursaspor karşısında ise geriye düştüğümüz maçtan puan kazandık.
Milli Maç arası ve İbrahim Üzülmez sonrası Mehmet Ali Karaca yönetiminde çıktığımız maçta Karaca hoca hem takıma neşter vurdu, hem de kendi önerdiği isimlere yer verdi. Gerçi Karaca, geçtiğimiz günlerde oyuncu izleme komitesi başında olması dolayısıyla yeni transferleri nasıl seçtikleri şeklindeki soruma, sadece 3-4 tanesini kendilerinin seçtiğini söylemişti. Son yukardan torpilli gelen 2 Senegalliyi de sayarsak bu sezon 14 transfer yapıldı. 3-4 tanesi scaut ekibinin eseri ise, kalan transferler nasıl belirlendi merak konusudur.
Maça dönecek olursak aslında saha içine değinecek bir şey yok. Çünkü Kaleci Gökhan’dan tutun da, hem takımın kalifiye isimlerine, hem de yeni gelenlere baktığımızda değişen pek bir şey olmadı. Bana göre bu takımın tek derdi hoca değildi. Ama ilk dört haftada fatura hocaya kesilmek istendi, şimdi pirincin taşı ayıklanmaya çalışılıyor. Daha Üzülmez ile resmi ayrılık yapılamazken, yeni hocaları maliyetleri de takımı Karaca’nın önderliğine itmiş durumda.
Başkan Yardımcı, Karaca’nın üstünde bir hoca olmadıkça arayış içinde olmayacaklarını ve bu konuda aceleci davranmayacaklarını söylüyor. Evet haklı da… Dolaşan bazı isimlere bakınca, onların yerine Mehmet Ali Karaca’nın kalması daha doğru bir tercih olur. Ancak yıllar önce “Kır zincirlerini Karaca” başlıklı yazımda da belirttiğim gibi, Rizespor’da her görevi yerine getirmiş, defalarca gidip gelmiş, ancak il dışında başka takımları çalıştırma noktasında yeterli kariyer edinmemiş Karaca Hocamız, Süper Ligi götürme konusunda ne derece yeterli kalacaktır, bunu ancak zaman gösterir.
Nasıl ki saha içinde hep kaliteli isimlerden bahsedip durduk, ki yıllardır bu takımda olmayan şeyde zaten kaliteli transferler yapılamamasıdır. Bugün hala aynı sıkıntıları yaşıyoruz. Hoca noktasında da aynı handikap mevcut. Eğer Süper Ligdeysek, bu ligi kaldıracak bir hoca şarttı. Sezon başı bu fırsat kaçırıldı. Şimdi 5. Haftadayız ve kaliteli denilecek isimlerin maliyetlerinden dem vurmak ise bana göre tecrübe eksikliğidir.
Tamam Rizespor’un parasını çöpe atmayalım ama eğer bu şekilde davranılacaksa, nasıl bu takım Süper Ligde kalıcı olacak? Geçen sezon verilen sözleri nereye sığdıracağız?
Alelacele hoca değişikliğine yeltenen yönetim, maalesef bu süreci iyi yönetemediği için eline yüzüne bulaştırdı. Hala geçen süre içinde Üzülmez ile uzlaşılamadı. Haklı olarak Üzülmez sözleşmesinde yazan şartların yerine getirilmesini talep ediyor. Yönetim tazminatı bölme peşinde ve ortaya çıkan durum da tecrübeli bir yönetim sürecinin geliştirilemediğini gösteriyor. Özellikle yönetim ayağında çok seslilikten tek sesliliğe geçiş yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Önümüzde Malatyaspor maçı var ve 3 puan hasretimizi bu maça taşıdık. Geçen her hafta, kaybedilen her puan ileride aleyhimize olacaktır. O yüzden futbolcusundan yönetimine kadar herkes işini layıkıyla yerine getirmek zorunda… Sonra eyvah para etmediği gibi verilen sözler havada kalmış olur.