Ligin ilk devresini, kadro kalitesinin eksikliği ve İsmail Hoca’nın istifa etmesini ümit eden büyük bir çoğunluğun haksız beklentileri altında 20 puanla tamamlamıştık.
Alınan 20 puan kötü sayılmaz ancak devre arasında nokta takviyelerin şart olduğu herkesçe bilinmekteydi. Antalya kampına yetişen iki transferimizi ilk olarak Galatasaray ile oynadığımız kupa maçında, ardından asıl önemli olan Gençlerbirliği ile oynadığımız lig maçında gördük.
Galatasaray maçı ikinci devre için oyunsal anlamda umut aşılarken, Gençlerbirliği maçı ise oyunsal anlamda olmasa da elde edilen 3 puan anlamında zorlu geçeceği aşikar olan ligin kalan haftaları için önemli bir avantaj sundu.
Gençlerbirliği maçı sonunda yine bazı taraftarlardan temposuz, göze hoş gelmeyen bir maç izlediğimiz, Rizespor’un bu haliyle saç baş yoldurmaya devam edeceği yönünde serzenişler duydum. Zaten ilk devre de büyük çoğunluk aynı görüşleri dile getirip duruyorlardı. Oysa artık ilk devre geride kaldı. Bu takıma, tıpkı geçen sezon olduğu gibi ligde rahatlaması için puan lazım.
Bana göre bu lazım gelen puanların nasıl alındığının hiçbir önemi yok. Yani oynayacağımız maçların temposuz oluşu, göze hoş gelmemesi umrumda değil. Sonuçta puan almamız ve üzülmememiz önemli. Gençlerbirliği maçı da belki ilk gole kadar temposuzdu. Belki ilk devre sadece bir pozisyonumuz vardı ama rakibe pozisyon vermeyişimiz, gayet disiplinli ve dikkatli oynayışımızın meyvesini son 20 dakikada gelen gollerle almış olduk. Bana göre de nasıl başladığımız değil, nasıl bitirdiğimiz önemli.
Ligin ilk devresine Gençlerbirliği deplasmanından 3 puan alarak başlamıştık. İkinci devreye de bu kez sahamızda 3 puan alarak başladık. Sezon sonuna rahat bir şekilde ulaşabilmemiz için toplayabileceğimiz her bir puanın çok önemi var. Bu yüzden, varsın 90 dakika tempolu, heyecan dolu bir maç izlemeyelim.
Transferlerin yine geç kaldığı şeklindeki eleştirileri de haksız buluyorum. Devre arası transferleri her zaman zor olur, bunu yıllardır görüyoruz. Önemli olan bu süre içinde alınan futbolcuların takıma yarar sağlayabilmesidir. Bunu geçen sezon gördük ve bu sezon da aynı devre arası transfer başarısını gösterebiliriz.
Sahada görme şansı bulduğumuz Garmash ve Skoda, doğru tercihler olduklarını gösterdiler. Bundan sonra gelecek olanlarla birlikte birkaç haftalık da uyum dönemi kredisiyle birlikte takımımızın gerçek halini görmüş olacağız. Bu yüzden en az 4 maç daha sabırlı davranmamız gerektiğine inanıyorum.
İlk devreyi en kötü 20 puanla bitireceğimize olan inancımı yazmıştım ve bu düşüncemde yanılmadığımı görmek beni mutlu etti. İkinci devreyi ise ilk devre topladığımız puanın da üstünde puanlar toplayarak ve mutlu bir şekilde bitireceğimize inanıyorum.
İsmail Hoca, daha önce ligin daha önemli olduğunu ve kupada ise gidebilecekleri yere kadar gitmek istediklerini söylerken, Gençlerbirliği maçının ardından ise net bir şekilde Galatasaray rövanş maçına bu kez turu geçmek için gideceklerini söyledi.
Dilerim aynı mutluluğu hem Galatasaray ile oynayacağımız kupa maçında, hem de Sivas deplasmanında oynayacağımız lig maçıyla sürdürürüz.