“Söz uçar yazı kalır” derler ama söz konusu Rizespor olunca ne söylesek de boşa, ne yazsak da…
14 yıldır Çaykur Rizespor’u takip ediyorum ve şöyle bir hafızamı yokladığımda geçen bu süre zarfında sezon başında işlerin doğru düzgün yürüdüğünü hatırlamıyorum. Hele geçen bunca zamana rağmen geçmişten ders çıkartıldığını da gördüğümü hatırlamıyorum.
Geçen sezon başı görevi devralan Tahir Kıran’ın yaşadığı sezon başı sendromunun aynını şimdi de yeni Başkan İbrahim Turgut yaşıyor. Yeni sezon hazırlıkları başlayalı 12 günü geçti, Beşiktaş’tan kiralık alınan Kerem Kalafat dışında tek bir transfer yok. Haliyle Bülent Hoca da dertli ve son iki basın toplantısında da serzenişini açıkça dile getiriyor.
Hoca haklı tabii… Sezon bitmeden takımın hali ortadaydı, hele düşmemiz kesinleştikten sonra artık 1. Lig planlaması başlamış olmalıydı. Hocaya bakarsak planlamayı yapmış, gerekli raporu sunmuş. Kongre olacağı belliyken, hatta yeni başkanın ismi kamuoyuna düşmüşken artık birileri, ya da bazılarının deyimiyle Rizespor’un üstündeki o gizli el ve avaneleri bari hazırlık yapmaya başlasaydı da, keşke yine bir önceki yılın dejavusunu yaşamamış olsaydık.
Yeni yönetimin de acemi olduğu apaçık ortada ve eski yönetimden olanların da anlaşılan bir katkısı yok. Transfer yok diye Erzurum kampı erteleniyor ve orada bile 2 gün kamp yapılıp izne çıkılacak ve bayram izninin ardından yeniden toplanılacak. Bu kısım bile hesapsızlığın daniskası.
Ama tabii söz konusu Rizespor olunca bu tür şeylere şaşırmıyorum. Hatta alt yapıdan kampa oyuncu alınmamasına da şaşırmıyorum. Birkaç sene sırf yine transferler yetişmiyordu, kadro eksikti diye alt yapıdan onlarca isim kampa dahil edilmiş ve “bakın alt yapıya önem veriyoruz, bir sürü ismi kampa kattık” havası atılmış ama kamptan sonra o bir sürü futbolcunun yüzüne bile bakılmadığından kimse dem vurmamıştı. Bu kez o da olmadı.
Allah aşkın şu kulüpte bir babayiğit yok mudur, bir Allah’ın kulu hoca her kimse “Bizim şu alt yapı oyuncularımızı kampa alacaksınız ve gelişim durumlarına göre sizden rapor bekliyoruz” diyemiyor mu? Maaşını verdikleri insanlardan alt yapı çocuklarına da zaman ayırmasını isteme cesareti bulamıyor mu kimse kendinde…?
Rize kampı başlamış elde alt yapı olarak saydığımız Güvenç Usta ve Efe Tecimer ile birlikte 15-16 futbolcu var. Günlerdir kamp yapılıyor, transfer gelmiyor ama kimse en azından kadro kalabalık olsun diye alt yapıdan kampa oyuncu dahil edemiyor.
Böyle şeyler ancak Rizespor’da olabilir. Gerçi kampın 12’nci gününde Soner Özdemir ve profesyonel sözleşmeleri olan Özgür Kutlu ile Musa Eren Karakaş kampa dahil edildi. Ama kaleci Can Ceylan yok. Transfer olan kiralıklar kampta ama Pazarspor’a kiralık gönderilen Okan Sarı ya da İlhan Topatar yok. Hadi İlhan zaten 2 yıllık kiralanmıştı da Okan Sarı aranmamış bile… Rizespor’un hafızası yok diyoruz ya yıllardır, üvey evlat konumundaki alt yapı hafızası da yok.
Profesyonelleri bir kenara koyduk. Geçen sezonu iyi geçiren 4-5 isim vardı alt yapıda. U19 oynayıp artık son bir şansları belki kampa katılmak olan Emirhan Yılmaz gibi, Eyüp Ensar Bozkurt gibi, Alperen Gündoğdu gibi, Muhammet Ali Yılmaz gibi isimlerin yüzüne bakılmadı. Boşa oynamışlar demek U19’da… (Bu isimlere eklenebilecek Soner Özdemir yukarıda da belirttiğim gibi dahil edildi kampa Allahtan)
Ama sıkıntı sadece üstte değil ki, altta da büyük sıkıntı var. Hadi Fedayi Aksoy’dan kurtuldu alt yapı da oradaki hocalar ne iş yapar? Bir tanesi de şu kampa iyi olanlar dahil edilsin diye çabalamaz mı? Serkan Karavin geçen sezon alt yapıdan sorumlu yöneticiydi, bu durumları neden dile getirmedi merak ediyorum. Kimse “Hoca istemedi?” bahanesi de uydurmasın. O hocaya sözünü geçirmesi gerekenler bu kulübün yöneticileridir, başkanıdır. Gerçi başkanın da bunlardan haberi olduğunu sanmıyorum ve olsa da çözüm getirebilir mi orası da muamma ya neyse…
Rizespor’da iş bilmezler olduğu sürece, bu tür durumların düzeleceğini de sanmıyorum.
Şimdi Kadın Futbol Takımı da kapatıldı. Demek ki Rizespor’un bu sezon hedefi Süper Lige çıkmak değil. Çünkü öyle bir hedefi olsaydı Kadın Futbol Takımı kapatılmazdı. Bu aklı hangi iş bilir yönetici verdi bilmiyorum ama bu sezon takımın kapatılması demek seneye Süper Lige çıkılırsa, o takımın zorunlu olarak yeniden kurulması demektir. Ve bu kez daha alt ligden başlanacak üstelik. Yani bu sezon kadın futbol takımını kapatarak süper ligden de oluyoruz. İşte bu kadar ileri görüşlü yöneticilerimiz var.
Zaten günü kurtarmaya çalışmaktan ilerisine bir türlü bakamayan yöneticiler sayesinde bu günlere geldik. O yüzden ne söylesek, ne yazsak boş…
Senelerdir alt yapı oynadık kulüp için hayaller kurduk alt yapı sistemi bizim biryerlere gelmemizi istemedi sürekli bir ayrımcılık dışardan geleni el üstünde tutma iyi oynasan bile şans bulamama gibi bir sürü davranışlar gördük bizim hayallerimizi çaldılar bizden o kadar emek verip karşılığını alacakken bazı şahıslar tarafından engellenmesi çok üzücü bir durum a takım ise alt yapı varmı yokmu haberleri bile yoktu biz kendi kendimize hergün bir adım daha geri gidiyoduk futbolcuların aklında artık bir umuda dair bir düşünce kalmamıştı ve hakkımızın yeneceğini bile bile biz yinede gidiyorduk antrenman sistemi diye birşey yoktu yıllarca koşu idmanları vardı en iyi koşturan en iyi hocaydı ( bazı hocalarımı çok seviyorum onlara zaten sevgimi hissettiriyorum aram iyidir üstüne alınmazlar ) maç günleri geldiğinde akrabalarımı nerde oynatsam diye düşünüp en iyi oynayan futbolcularını kesip sonra o futbolcuların performansı düşünce performansın düşük diyip bir dahaki maçta yedek bırakıyordu. Geleceğimiz için yatırım yapmak yerine yatırımı daha farklı kullanıp bize sıkıntı çileden başka bir yatırımları olmamıştır her suç yönetimde mi diyebilirsiniz fakat burda en suçsuz olan futbolculardı hergün gördüklerimiz yaşadıklarımız bizi futboldan uzaklaştırıyordu sonuç olarak onların işine geliyordu istedikleri amaca ulaşıyorlardı risesporda oynayan kardeşlerime başarılar diliyorum umarım hayallerini gerçekleştirebilirler saygılarımla.